Atölye Çalışması: Mükemmel Bir Pitch: İkna Sanatında Ustalaşmak
Belgesel Yapımcısı Imamura TRT Uluslararası Belgesel Ödülleri kapsamında belgesel yapımcıları, yönetmenleri ve belgesel filme ilgi duyan sektör profesyonelleri ve amatörleri ile bir araya geldi.
Mükemmel Bir Pitch: İkna Sanatında Ustalaşmak adlı atölye çalışması ve “Küresel Pazarları Keşfetmek: Asya ve Ötesinde Ortak Yapımlar için Stratejiler” panelinde konuşan Imamura, TRT Uluslararası Belgesel Ödülleri ve benzer etkinliklerin, belgesel projelerinde ortak yapım için önemli bir eşik olduğunu aktardı.
Bir belgesel projesini hayata geçirmede ortak yapım platformlarının tek başına yeterli olmayacağına dikkati çeken Imamura, şunları kaydetti:
“Bu tür etkinliklere katılan film yapımcıları, Türkiye dışındaki sektör dinamiklerini daha iyi anlayabilir. Yurt dışından film yapımcılarıyla tanışmak çok önemli. Ancak bu, ortak yapım sürecinin sadece ilk adımı. Yapımcıların farkında olması gereken bir şey var; önlerinde uzun bir yol var. Ortak yapım, zaman ve özen gerektirir. Sadece bir etkinliğe katılarak sonuç alınamaz. Bu tür etkinlikler çevre edinme açısından oldukça değerli ve katılım göstermek kritik bir başlangıç noktası.”
“Belgeseller, bize gerçeği sunmak açısından hayati bir rol oynuyor”
Ken-ichi Imamura, belgesellerin insan elinden çıktığını ve insanlara hitap ettiğini vurgulayarak, “Film yapımcıları ve belgeselde yer alan kişiler arasındaki ilişki oldukça önemlidir. Bu noktada herhangi bir yapay zeka teknolojisine ihtiyaç duymuyoruz. Tabii ki, kurgu veya post-prodüksiyon aşamalarında yapay zekadan faydalanabiliriz. Ancak, bir belgesel üretim sürecinde yani oyuncularla çalışırken, yapay zekanın gerekli olduğunu düşünmüyorum.” dedi.
Dünyanın pek çok yerinde savaşların olduğuna dikkati çeken Imamura, belgesellerin insanlara gerçeği sunma konusunda hayati bir rol oynadığını söyledi.
Imamura, savaşların iki taraf arasında çatışma durumu anlamına geldiğini ancak savaşın ne olduğunu anlamak için belgesellere ihtiyaç duyulduğunu aktararak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir belgesel içinde her iki tarafın fikirlerini tam anlamıyla göstermek zor olsa da en azından şu şekilde bir yaklaşım mümkün. Filistin’e dair bir belgeseli Filistinli bir yapımcıdan izlediğimizde onların bakış açısını anlıyoruz. İsrailli bir yapımcının belgeselini izlediğimizde ise onların fikirlerini kavrayabiliyoruz. Bu sayede neyin doğru neyin yanlış olduğuna dair bir yargıya varabiliriz. Temel düzeyde dahi olsa sahadaki bilgiyi öğrenmemiz önemli. Çünkü çoğumuz İsrail ya da Filistin’e seyahat edemiyoruz. Bu yüzden belgeseller sayesinde olayların gerçeğini görmek istiyoruz. Belgeseller, bize gerçeği sunmak açısından hayati bir rol oynuyor.”
“Bu tür etkinlikler önemli bir fırsat sunuyor”
Tokyo Docs olarak bugüne kadar Güney Kore, Çin, Endonezya, Malezya, Butan ve Myanmar gibi pek çok Asyalı film yapımcısıyla çalıştıklarını aktaran Imamura, Türk bir yapımcıyla çalışma fırsatı bulamadığını ifade etti.
Ken-ichi Imamura, Türkiye’nin belgeseller için güçlü temalar sunduğuna işaret ederek, “Bazı Türk film yapımcılarıyla sohbet ettim ve projelerinden bazıları gerçekten çok ilginçti. Ancak, bu projeleri Türkiye dışındaki izleyicilere de hitap edecek şekilde geliştirmeleri gerekiyor.” şeklinde konuştu.
Uluslararası TRT Belgesel Ödülleri etkinliğinde belgesel yapımcılarıyla bir araya gelip fikirlerini paylaşma imkanı bulduğunu belirten Imamura, “Yapımcılar bu etkinlikte başka ülkelerden gelen yapımcılarla konuşarak onların yöntemlerini anlama fırsatı buluyor. Yabancı bir belgesel izlediklerinde, farklı yapım yaklaşımlarını görebiliyorlar. Bu nedenle bu tür etkinlikler, bir şeylere başlamak için önemli bir fırsat sunuyor.” değerlendirmesinde bulundu.
İkna Sanatı Olarak Pitch
Modern dünyanın yaratıcıları için fikir üretmek kadar o fikri doğru zamanda, doğru kişiye ve doğru şekilde anlatabilmek hayati bir beceridir. Japon belgesel yapımcısı ve sunum ustası Ken-ichi Imamura, yıllardır NHK World ve uluslararası ortak projelerde geliştirdiği anlatı deneyimini şimdi bu kapsamlı masterclass’ta paylaşıyor. “Pitch” kavramını sadece bir sunum tekniği değil, fikirle insan arasında kurulan bir köprü, bir güven ilişkisi ve bir estetik anlatım biçimi olarak ele alıyor.
Pitch, yalnızca ikna etmek için değil, bağ kurmak için yapılır. Bu nedenle bir pitch; konuşan kişinin sesinden çok, fikrin kalbini taşıyan samimi bir iletişime dönüşmelidir. Ken-ichi Imamura’nın yaklaşımında pitch, doğrudan bilgi vermek yerine hikâyeleştirme, duygusal rezonans yaratma ve öz anlatımı netleştirme üzerine inşa edilir.
Pitch’in Anatomisi ve Uygulamalı Yöntemler
“Bir fikrin kimliği, nasıl anlatıldığında saklıdır.” – Ken-ichi Imamura
Pitch sanatının temel unsurları şunlardır:
- Kanca (Hook): İlk 15 saniye, potansiyel destekçiyi içine çekmek için bir fırsattır. Bu bölümde sorular, metaforlar veya çarpıcı bir istatistik kullanılabilir.
- Sorun – Çözüm: Projeniz hangi sorunu ele alıyor? Bu probleme hangi özgün bakışla yaklaşıyor?
- Fikrin Kalbi: Projenizi tek bir cümleyle anlatabiliyor musunuz?
- Ton ve Biçim: Projenizin estetik dili ne? Kurmaca mı, deneysel mi, gözlemci mi?
- Kitle ve Yayılma: Projenizin hedef kitlesi kim? Bu kitleye nasıl ulaşacak?
Ken-ichi Imamura’nın metodolojisi, Japon anlatı gelenekleriyle Batı’nın görsel stratejilerini harmanlayan bir yaklaşım sunar. Sessizlik, ritim, dikkatli kelime seçimi ve beden dili bu masterclass’ta ayrıntılı olarak ele alınır.
Uygulamalı Modüller:
- Fikirden tek cümleye dönüşüm çalışmaları
- 90 saniyelik video pitch örnekleri
- Kamera karşısında sunum teknikleri
- Uluslararası jüri simülasyonları
Kültürel Bağlam, Global Etki ve Sonuç
Ken-ichi Imamura, belgesel pitch’ini yalnızca bir sunum değil, bir kültürel temsil biçimi olarak ele alır. Onun derslerinde yalnızca şu sorular değil; şu duygular da peşindedir:
- Bu hikâye neden şimdi anlatılmalı?
- Bu projenin öznesi dünyaya ne söylemek istiyor?
- Bu fikrin kültürel bağlamı ne, duygusal derinliği nerede saklı?
Global Pitch İçin İpuçları:
- Kendi yerelini evrensele çevirebilmek
- Projenin görsel/işitsel kimliğini netleştirmek
- Jüri veya fon kurullarıyla duygusal bağ kurabilmek
Ken-ichi Imamura kimdir?
Belgesel sinemasının uluslararası alandaki en önemli isimlerinden Ken-ichi Imamura, 1983’te Japonya devlet televizyonu NHK’da yapımcılık kariyerine başladı.
Imamura, 2009-2012’de “World Documentary” programının sorumlu editörlüğünü üstlendi, 2012’den itibaren ise NHK Enterprises bünyesinde belgesel projelerine odaklanarak ortak yapım ve ön satın alma görevlerini yaptı.
Asya’daki belgesel yapımcılarını uluslararası sahneye taşımayı hedefleyerek 2011’de kurulan Tokyo Docs platformunun kurucuları arasında yer alan Imamura, bu alanda çok sayıda yapıma destek sağladı.
Imamura’nın ödüllü projeleri arasında, “Planet of Snail”, “The Chinese Mayor” ve “Kabul, City in the Wind” gibi belgesel sinemasında toplumsal ve kültürel meseleleri güçlü bir şekilde ele alan yapımlar yer alıyor.